Son zamanlarda en zorlanarak bitirdiğim kitap Lizbon'a Gece Treni.
Şöyle bir net araştırması yapınca aslında çoğu kişinin beğendiğini gözlemledim ama ben aynı keyfi almadım açıkcası.
Belki yanlış zamandı,belki de daha çok üzerinde düşünülerek okunması gereken bir kitaptı bilemiyorum ama resmen kitabı yarıda bırakmamak için inatlaştığımdan bitirebildim kitabı.Yaklaşık 20 günde:(
Kitabın konusuna gelince ;
Antik diller öğretmeni olan kahramanımız birgün ansızın dersin ortasında sınıftan çıkar ve Lizbona doğru yola koyulur. Bir doktor olan Prodonun kitabı eline geçer ve bu gizemli adamın hayatına girmiş olan insanlarla iletişime geçip onu tanımaya,onun gibi hissetmeye çalışır.
Kitapta altı çizilebilecek güzel cümleler mevcut,hayata farklı yönlerden bakmayı,sorgulamayı da sağlıyor..Felsefe tarzı kitap severler için tavsiyede ederim ki eminim beğeneceklerdir ama beni sarmadı.
Son 120 sayfasını severek okudum sadece.
Bide en baştaki gizemli kadını merak ettim durdum okurken ne oldu acaba diye...
Bide en baştaki gizemli kadını merak ettim durdum okurken ne oldu acaba diye...
NOT:bazı yabancı dildeki sözcükler ne çevrilmiş ne de altına not olarak düşülmüş.Orjinal halinde kalakalmış öylece.O kısımları anlamadım tabi ki:)
Bayramın 1.günü gittiğimiz Geliboluda müthiş manzara eşliğinde okumaya çalışırken:)
Beni bu kitabın adı ve kapağı cezbetmişti (konusunu okumadan). Okumaya da niyetim vardı ama emin olamadım şimdi...
YanıtlaSilcanım ben bikaç kişi dışında beğenmeyen pek göremedim..asabibakire okuyo şu sıralar bunu oda benim gibi biraz sevememiş şimdilik.yorumunu merak ediyorum bende onun..
Silkonusu ilgini çekiyorsa ve felsefe tarzı şeyleri seviyorsan keyif alabilirsin derim.