26 Şubat 2017 Pazar

Atlantis-Gerhart Hauptmann




Altın Bilek yayınlarının bu kitabını ismine bakıp seçmiştim konusunu bilmeden. Atlantis'i anlatacağını düşünüp oldukça da heyecanlanmıştım. Ancak Titanik'in hazin sonuna paralel bir konusu var.  

Avrupa'dan yola çıkan döneminin mühendislik harikalarından olan transatlantik gemisi Roland'ın Amerika'ya yolculuğunu konu ediniyor. Bunu da bakteriyolog bir doktorun gözünden anlatıyor. Doktorumuz herşeyini geride bırakıp abi bir kararla Roland'ın yolcusu oluyor. 

Amerika'ya varamayan geminin hüzünlü sonu,gemiden sağ kurtulanların New York'ta başına gelenlerle devam ediyor kitap. 

Döneminin sınıfsal ayrımını ve cinsiyetçi yaklaşımını gayet güzel işlemiş yazar. Zaten Nobel ödüllü bir yazarmış Hauptmann. Bunu da öğrenmiş oldum. 

Ancak kitabı çok zor bitirdim. Son zamanlarda en uzun zamanda okuduğum kitap oldu. Sonlara doğru ivme kazansa da genel olarak yorucu bir kitaptı benim için. 


17 Şubat 2017 Cuma

#birfidandik





Üniversitede biyoloji okudum.
Son sınıfı ise ağırlıklı botanik okuyarak geçirdim. 
Hal böyle olunca önemli bir konu olan fidan dikmek ya da bağışında bulunmak çok hassas olduğum bir konu. Yağız'ın doğum gününde de hiç kutlama yapmadan tüm harcamayla ağaç dikmeyi çok istemiştim ama yeni nesil anne akımına uyup ilk doğum gününü yapmaktan vazgeçemedim. 🙈
Ama aklımın bir köşesine de bu fikri mutlaka gerçekleştirmeyi not ettim. 

Ben böyle vicdan yaparken bu fikrimi bilen eşim tam da Yağız'ın doğum gününde fidan bağışlamış Yağız adına. Çok şaşırdım. Çok sevindim. Ama itiraf ediyorum hiç beklemiyordum :D 

Bir yerlerde Yağızla beraber büyüyecek fidanların olduğu fikri beni gururlandırıyor. 

İster TEMA, ister ÇEKÜL isterseniz avm lerde stant kurup fidan toplayan arkadaşlara bağışta bulunabilirsiniz. Ya da bizzat kendiniz ekip hayata bir güzellik katabilirsiniz. Eminim iyi hissettirecektir. 

Nice fidanlara,
ağaçlara,
ormanlara...

;)

15 Şubat 2017 Çarşamba

Masal Parti Evi&Organizasyon



*Çıkarsız bir tavsiye postudur. Bolca memnuniyet içerir;)

26 Ocak'ta 1 yaşına girdi Yağız. Hafta içine denk gelmesi sebebi ile pazar gününde karar kıldık kutlamayı. Aslında başından beri evde olsun istiyordum. Hem daha samimi hem de ne gerek var yer tutmaya diye düşünüyordum. 
Davet edeceğimiz kişi sayısı ilk doğum günü olduğu için (yakın akrabalarımızdan eleme yapamadığımızdan)  yaklaşık 40 kişi oldu. Bu sebeple aklımızın bir köşesinde ev fikrini korusakta evimize yakın küçük şirin bir yer bakındık. Sonra İstanbul/Haznedar da yaklaşık 4ay önce  açılmış tam da istediğim gibi şirin bir yere denk geldik. Burayı tutmam da açıkçası en büyük etken sahibesi Hilal Hanım oldu. Kendisinin müthiş enerjisi ile bir baktım mekanı tutmuşuz:) 
Doğru bir karar verdiğimi sonrasında çok iyi anladım. Çünkü biz sadece mekanı kiraladık. Organizasyonda geri kalan herşeyi biz sağlayacaktık. Buna rağmen tüm süsleme,yerleştirme vs. İşlerde bizzat Hilal hanım yardımcı oldu. Hatta o yaptı, biz ona yardım etmiş gibi olduk :)

Doğum günümüzde de gayet ilgili ve her türlü ihtiyacımıza yardım ettiler ortağı Serap Hanım la. 

Kutlama esnasında fotoğraflarımızı da bizzat Hilal hanım çekti ve bize fotoğrafları verdi. Bu hizmetten haberim bile yoktu. Sağolsun. 

Biz sadece mekanı kiralamış olsakta birçok alternatifli menüleri mevcut. O civarlarda iseniz, herhangi bir etkinlik için şirin,güzel bir yer arıyorsanız bence mutlaka bir uğrayın derim. Ayrıca şu sıralar yine aynı semtte daha geniş bir yere transfer oldular. Aşağıdaki fotoda yeni mekanlarından.  


 
Keşke bizim doğum günümüz burada olsaydı demedim değil görünce. Ama nasip değilmiş:)

Mekanda çocuklar için oyun alanı da mevcut ve etkinlikte Sınırsız çay sağlıyorlar. Daha ne olsun:)


13 Şubat 2017 Pazartesi

Yağız 1 Yaşında !

Biraz gecikmeli bir yazı olacak. Çünkü minik adamın peşinde koşmaktan buralara uğrayamaz oldum. 26 Ocak doğumlu Yağız ama ancak bugün yazıyorum. Yine de böyle özel günleri  geçte olsa kaydetmek istiyorum ki dönüp bakabileyim...


1 yaş Doğum günü kimine göre gereksiz bir kutlama. Bebeğin fazlaca birşey anlamadığı düşünülürse haksız oldukları söylenemez. Ama ben hem bir uğraşımın(organizasyon ayrıntıları hayli kafa yoruyor,ücretsiz izinde olduğum içinde vaktim bol)olmasını sevdiğimden,hem de zorlu geçen bir yılı kutlamanın iyi gelebileceğini düşündüğümden kutlamak istedim. İyi ki de yapmışım. Çünkü bana iyi geldi. Ben bana iyi gelen şeyleri yapmayı seviyorum. 

Başka bir postta bahsetmeyi düşündüğüm İstanbul/Haznedardaki Masal Parti Evi'nde yaptık Doğum gününü. Mekanı sadece kiraladık. Süsleme,hediyelik ve ikramlıklar bize aitti. Yani bana :) 


 
Ne yapsam,bir tema seçmeli miyim diye çok düşündüm. Hediye dağıtmalı mıyım diye de mesela..Aslında ben artık kokulu taş,magnet vb. şeylerin hatıra olarak verilmesini pek istemediğimden "kitap en güzel hediyedir"sloganıyla kitap dağıtmaya karar verdim. Belki birilerinin okumasına vesile olmuş oluruz diye de bu fikri çok sevdim. Küçük prens karakterini hep çok sevimli bulduğumdan tercihimi bu yönde yaptım. Kitabı okudum,sevdim de ama bazı fanatikleri gibi değilim. Bu konuda aşırı bağımlılar gördüm ondan diyorum ;)




Bu temaya karar verince gözüktü yine Eminönü yolları bize. Süslemeleri aldım. Bir internet sitesinden afiş,banner,kitap ayracı tasarımını yapıp sipariş verdim. Peçete,su şişesi,mısır kartonlarının üzerinde sticker gibi detayları sevmiyorum. Bu yüzden kendimce gereksiz şeyleri yaptırmadım. 
Sonra D&R dan kitapları sipariş ettim ve gerekli ekipmanı tamamlamış oldum. 

 
Hep sarı papyon ve askısı olsun istemiştim onu da internetten bulabildim ve tam istediğim gibi oldu :) Keçeden de kendim taç kesip silikonla yapıştırınca Yağız'ın kıyafeti tamamlandı. 

Pasta,muffin ve kurabiyeleri kitaptaki karakterlere uygun yapmaya çalıştım. Çalıştım diyorum çünkü tamamı bana ve yakın arkadaşıma ait. Şeker hamuru süsleme kısımları ise tamamıyla benim eserim :)



 Doğum gününe gelince sohbet eşliğinde başladı,fotoğraflar çekildi. Sonra güzel dilekler dileyip pastayı kestik. Arkasından Yağız'ın favorisi "mini mini bir kuş donmuştu" şarkısı ile dans edip ikramlara gömüldük. Tamamen kendiliğinden gelişti herşey ve gerçekten keyifli idi. Doğum günü olsun da fotoğraf çekilip bir yerlere koyalım diye değil,gerçekten sohbet eşliğinde samimi bir gündü. Ben zaten konuşmayı çok çok sevdiğimden tüm misafirlerimle ilgilendim :)
Yağız da özgürce (artık yürüyor) oyun parkında top havuzunda vakit geçirip eğlendi. En önemlisi onun sıkılmamasıydı. Zaten Yağız her zaman kalabalığı sever,kalabalıkta dans edip coşturur. Bu yüzden zorlanmadım.




 

İyi ki yapmışım. Bana iyi geldi. Zaten balonlar,süslemeler bana hep iyi gelir:) 

*Doğum günü karşıtı olanlara saygım sonsuz. Ben böyle uygun gördüm. Böyle yaptım. Çok keyif aldım. 

**Özellikle uyumlu giyinelim gibi bir tercihin olmadı. Bendeniz gayet kilolu olduğumdan bulduğum ilk büyük beden mağazasına attım kendimi. Şansıma arasam asla bulamayacağım bu mavinin tonundaki gömleğe rast geldim. Hala şaşkınım. Buradan tüm şişmanlara selam olsun yeri gelmişken ;D

***Kendime not:afişte 77 cm yazsa da 79 cm olmuş Yağız. Son zamanlarda DR. Kontrolü olmadığı için ölçümü yanlış yapmışsın Nuran! Çok önemli bilgi! :D

****Mekanla ilgili ayrıntılı bir post yazağım. Belki Güngören,Haznedar,Bahçelievler civarlarında yaşayanlara fikir olur. 

;)
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...