22 Mayıs 2013 Çarşamba

Onlar-Adam Blake



Geçen seneki Can Yayınları indiriminden alıp ancak okumaya fırsat bulabildiğim bir kitap ONLAR...
Bu yıl indirimlerde var mı bilmiyorum,benim gittiğim D&Rlarda göremedim...

Onlar,Adam Blake kod adlı yazarın gerilim türündeki kitabı.Yazarın ismi açıkça belirtilmemiş..

Üç tarihçinin ölümü,karısını ve çocuklarını arayan bir baba,bir dedektif,eski elyazmaları hikayede birleşiyor..
Hz.İsa ve Hristiyanlıkla ilgili ilginç bilgileri de içeriyor kitap..Aşırı boğmadan geçilmiş bu kısım ben beğendim.

Sonlara doğru 13 yıl ailesinin izini süren babanın(Tillman) sırrı ortaya çıkıyor ki hikayede en merak ettiğim kısım buydu tabi ki:)

Ben çok sevdim açıkçası.Biraz yavaş gitti başları ama sonlarda gayet akıcıydı...Hatta son 200ü aşırı hızlı okudum:) Tavsiye ederim.

Vikitap puanım: 9




14 Mayıs 2013 Salı

D&R da 5tl Kampanyası



Birçok blogda da gördüğüm D&Rın bu yıl ki Can Yayınları indiriminden faydalanmak için bende İstanbul Forumdaki mağazasına uğradım haftasonu.Hala geçen yıl aldıklarımdan okunacak kitaplar olsa da yine dayanamadım ve tıpkı geçen yıl olduğu gibi hakkında hiç fikrimin olmadığı 3kitap aldım:)


Ve işte kitaplarım:

Bu kitaplar seriymiş..Bir fikrim olmadan seri kitap almaya çekiniyorum aslında.Ya birincisini sevmezsem ötekini de okumayabilirim diye...Bu sefer aldım gitti.Bakalım nasıl çıkacak şansıma:)

            Bu kitabı geçen yıl ki indirimde de görmüştüm ama almaya sıra gelmemişti.Bende bu yıl kaçırmadım aldım hemen:)

Şimdilik 3kitapla sınırlı kaldım:)
Daha uzun sürer bu indirim diye düşünüyorum.Geçen senede uzun sürmüştü ve ben epey bir kitap almıştım.

Bunlarda geçen yıl aldığım kitaplarım bakma isterseniz burada ve burada

Herkese keyifli alışverişler/okumalar
;)

9 Mayıs 2013 Perşembe

Çeyizlerimi Götürdük...


Pazar günü çeyizlerimi götürdük..

Yıllardır zevkle özene bezene hazırladığım çeyizlerimi toplamak,kolilemek,arabaya yerleştirmek eğlenceli gözükse de her açıdan çok zordu...

Son iki haftadır falan çeyizlerimle uğraşıyordum zaten.Önce aldıklarımın hepsini salona yığdım.Sonra benzerliklerine göre ayırıp koliledim.Üzerine hangi odaya aitse not düştüm ki taşırken nereye konulacağı kolaylık olsun. Ayrıca kırılacakları öyle bir düzenle koymuşum ki hiç kırılan bir parçam olmadı...Bazı cam parçaların arasına minik köpüklerden destek yapmıştım zaten.

Kırmızı kurdele olayına da hiç girmemiştim en başta ama annem hadi yap bi kaç tanesine deyince hoşuma gitti ve son dakika herşeyimi kurdele ile süsledim.

Tüm bu hazırlıkları bir anda yapmadığım için çok hüzünlenmemiştim.İki haftada boş bulduğum zamanlarda toparlamıştım herşeyimi. Ama ne zamanki evden bir bir çıkmaya başladı koliler beni bastı mı bir hüzün. Herşey çıkıp arabaya bineceğimiz sırada arkamı dönmemle annemin yaşarmış gözlerini gördüğümde ikimizde de film koptu...Bir müddet herkes bizi bekledi ki doya doya ağlayalım:(

"Hem ağlarım hem giderim" dediklerinin ilk etabını yaşamış olduk böylece...


6 Mayıs 2013 Pazartesi

Çocukken Oynadığımız Oyunlar

Sevgili Hayal@ geçenlerde beni mimlemişti,sağolsun. Fırsat bulup ancak cevaplandırabildim bu keyifli MİMi.

80lerin sonlarında doğup çocukluğumun 90lara denk gelmesinden özellikle memnun olduğumu öncelikle belirtmeliyim:)
Bizim neslin tam ortada kalması ise ortaya ilginç bir tür çıkardı bana göre:)
Bir yanımız sokaklarda çocukluğu geçmiş,sokak kültürünü/oyunlarını bilen, diğer yanımızsa ortaokul yıllarında bilgisayarla tanışmış teknolojik çocuk..

Çocukken bende herkes gibi sokakta annem hadi eve diyene kadar kalırdım...Eve susayınca/acıkınca uğrardım:)
En çok lastik atlama oynardık mahalledeki kızlarla.Eğer 3.kişiyi bulamazsak lastiği ağaca vs. bağlardık:)
İp atlamada ipi tutan olmayı hiç sevmezdim herkes gibi...Yanıpta ipi tutmamak için üstün çaba sarfederdim.
Ortada sıçan oynardık...Kalabalıkla güzel oynanırdı bu oyun.Hele de karşı takımda topu kucağına kucağına atıpta bolca can almanı sağlayan bir arkadaş varsa:)
Saklambaç oynardık.
Renkli istop(stop) oynardık..birimiz bir yerde duyduğu ilginç bir rengi söylerdi..Onun modası uzunca süresi giderdi.Bilmem ne yeşili,gök mavisi gibi renklerle boya katologu gibi oynardık oyunumuzu:)
Miskette oynadım ben tasoda.En çok tasoyu sevdim.Birde kart oynuyorduk.Futbolcuların falan olduğu kartlar vardı.

En çok Yumoştan çıkan ayımla uzun uzun evcilik oynardım ben.O ayı sanıyorum bizim dönemdeki çoğu çocukta vardır..En sevdiğim yanımdan ayırmadığım oyuncağımdı.Ben onu baba,çocuk,hasta hatta bazen köpek falan yapardım...











İki abiyle büyüdüğümden biraz erkek gibi büyüdüm ben:)
Uzun eşşek falanda oynadım erkeklerle.Şimdi ne garip geliyor düşününce:)
Bu mimle beni eskilere götüren Hayal@e teşekkür ederim.

Görsel alıntıdır.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...