Pek öykü türü okuyan ve seven biri değilim.
Uzun zaman sonra ilk kez bir öykü kitabı aldım.
İnstagramda bolca gördüğüm bu kitabı epey merak ediyordum.
Seçimimi bu kitaptan yana kullandım böylece.
Bence iyi de oldu.Çünkü Yalçın Tosun'u sevdim.
Kitapta ilk öykü olan Aterina tokat gibi çarptı yüzüme .Etkisi uzunca geçmedi.
Diğer öykülerde hayli güzeldi.
Akıcı bir şekilde bitti kitap.
Yazarın diğer kitaplarını da fırsat buldukça okumayı planlıyorum.
"Ben susarken ve o bağırarak ağlarken,ilk kez gerçekten konuşuyormuşuz gibi geldi bana.
Kimseye,kendine bile tüm hayatını anlatmamalı insan.Çünkü bu kötülüğü kimse haketmiyor.
Ne güze şeydir susmak karşılıklı.
Yaşlandıkça insan hayallerinde daha özgür,yaşadıklarında daha mı kapana kısılmış oluyor-ki ben hep yaşlanınca hayallerde tükenir sanıyordum-diye düşünürken garip bir şey oldu.
Oldukça güçlü bir gerçeklik hissiyle kendimi çocukluğun korunağı,o uzun masanın altında hissettim bir süre.Bu sefer üçüncü bir göz olmuş izliyordum olanları.
...Yavaşça fısıldadım kulağına:
"Korkma,her şey tarih oluyor."
"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder